İstanbul Mardin federasyonu Türkiye'de değişik illerde bulunan mardin dernekleriyle İstanbul'da bir araya gelerek barış ortamını Sağlamak için 25.çalışma platformu adı altında konferans düzenleyerek neler yapabileceklerini tartıştılar.
Fakat böyle önemli bir toplantıda "maalesef konunun muhattapları siyasisiler ve bölgenin bürokratları yoktu.
Ne kadar Üzücü değilmi?
Oysa bu hassas dönemde herkes barış çığlıkları atıyor demek'ki bu barış çığlıkları hepsi yapmacık ve sahtedir.
Bu önemli toplantıya izmir,Batman,Mersin,adana ,Gaziantep,İskenderun ve Mardin'den sivil toplum kuruluşları binlerce kilometre gelerek iştirak ettiler.
Çünkü bu Kişilerin ruhlarında barış sevgisi yatıyordu.
Ayrıca bu gelen sivil toplum kuruluşları yüz binlerce insanı temsilen gelmişlerdi.
Ve bu kişiler asildi. Ama" bu asillerin vekilleri yoktu.
Olan mevcut vekillerde Sn.Nihat Eri ,Sn.mustafa kasım Tuğmaner ve Sn.Cuneyt Yüksel idi tabiri caizse
(eski milletvekilleriydi) ama duyarlıydılar kendi adıma tebrik ediyorum.
BU TOPLANTIYA KİMLER KATILMALIYDI?
1:Mardin milletvekilleri
2:İç işleri Bakanı
3:Mardin vali ve Kaymakamları
4:Mardin belediye başkanları
5:Mardin'de bulunan siyasi parti temsilcileri il ve ilçe başkanları
6:Mardin sivil toplum kuruluşlarının tamamı katılmalıydı.
7:sanatçılar ve hukukçular.
8:yazarlar ve akademisyenler
9:Mardin yerel ve ulusal gazetecileri Katılmalıydı.
Evet bu saydıklarımın katılması elzemdi.
Bölgede Samimi bir Barış'ı tesis etmek için Barış'ın ana omurgasını bu Katılımcıların oluşturacağı kanaatindeyim. Ama bu saydıklarımın sadece yüzde ikisi katıldı.
Bazı Okuyucularımız bu saydıklarımın katılması halinde barış'mı gelecekti ?
sorusunu duyar gibiyim.
Evet Barış'ın temel taşlarından birini süreç içerisinde hazırlamış olarak yerine koyma çabası Güçlenecek "bölgede daha ılımlı naif bir hava ortamı olacaktı.
Bundan sonra böyle bir fırsat olurmu?
Evet olur olmayacak bir şey yok yeterki Gönüller samimi ve istekli olsun.
Peki bu toplantıda neler oldu?
Bu toplantı arızalarla doluydu..
ARIZALAR NELERDİ?
Başta belirttiğim gibi bu toplantı Türkiye ve güneydoğu Anadolu bölgesi açısından özellikle orada yaşayan halklar için çok önemliydi.
1.Konunun muhataplarının olmaması arızalardan birincisidir.
2:ev sahibiliğini yapan federasyon hazurundan divan heyeti oluşturması gerekirken ! sanki kendi şirketini yönetir gibi bazı kalıplaşmış divan heyeti masanın başına geçerek bizi Seçtiğiniz için teşekkür ederiz ."diyerek mikrofonu Alıp bir tiyatro oyunu gibi sunum yapması ve her konuşmacının arkasında ayrı yorum yapan divan BAŞKANI vardı.
3:bu tür toplantı ve seminerlerde kişiler verdiği üç kuruşla övülmemeli kişiler icraatlarıyla katılımcılar Tarafından takdir veya Tenkit edilirler."bırakın bu takdiri ve tenkidi katılımcılar yapsın.
4: divan heyetinde altı kişi vardı. Ev sahibi Hariç konuşan ve Yöneten bir kişi diğerleri sadece görüntü olsun diye sandalye işgal ettiler.
Kendilerinden bu söylediklerimden dolayı özür diliyorum amacım onları rencide etmek değil. Çünkü onlara bile söz hakkı verilmedi.
Belki kendilerine mikrofon verilseydi barış ve kardeşlikten üç beş kelime söz ederlerdi.
Merak ediyorum!.... Divan heyetinde neden? "Bir kişi konuşur " diğerleri katılımcıları seyreder.
5:Bu Tür toplantı ve seminerlerde Eleştiriye açık ve tahammül edilmeli oysa orada soru sorması gereken basına söz hakkı vermediğimizde bir Ayağı sakat topal toplantı olur.
6:Adres doğru mekan yanlış Buda ne demek?
Mardin büyük şehir belediye BAŞKANI Sn.Ahmet Türk toplantıya neden katılmadığını Kendine göre HAKLI Gerekçesi var.
7:Bir ili temsil eden kocaman bir federasyon toplantı için ücretini ödeyerek bir salon kiralıya bilmeli veya sponsor bulmalı amaaaa sponsor siyasetçi olmamalı.
8: doğruyu konuşan 9 değil 90 Köyden kovulur bu organizasyonu Sn.Ahmet Türk yapmış olsaydı salonda bulunan konuşmacılardan kaç kişi toplantıya icabet ederdi?
Bence salonda bulunan siyasetçilerden hiç biri.
Umarım ne dediğimi anladınız değilimi.
9: zaman hırsızlığı Bürokrat ,siyasetçi ve dernek Başkanlarının kendilerini takdim etmeleri bir birlerini övmeleri zaman hırsızlığı Değilimi?
O toplantıda bulunan her ferdin kariyeri var onları neden tanıtmadınız veya kendilerini tanıtmak için neden zaman ayırmadınız?
Körler sağırlar bir birini ağırlar meselesi ve bu hata her toplantıda yapılmakta oysa açılış konuşmasında şunu demek gerekir kısa ve öz değerli katılımcılar hepiz hoş geldiniz.
Yok Aramıza şimdi Katılan ali efendi hoş geldiniz. Alkışşşş on dakika sonra bir kağıt uzatılır divana içinde bir isim yazılı murat efendi Aramıza katıldılar hoş geldiler ne bu ya kimin ne konuştuğunu beş dakikada unutuyoruz dikkat dağılıyor.
Oysa oradaki bütün katılımcılar benim için dok değerli kişilerdir.( yalaka hariç)
Çok iyi niyetle yapılan bu organizasyonun Yöneticileri bu durumdan ne kadar memnun olduklarını onlara sormak Lazım "aslında onlarda bu olumsuzlukların farkındadır.
KONUŞMACILARDAN NE ANLADIK NE KADAR ETKİ OLDULAR?
Kürsüye çıkan Konuşmacılar öncelikle kendilerini tanıttılar ve konu ile alakalı benzetmelerle konuştular örneğin Gömleğinin ilk düğmesi yanlış iliklerseniz yakınız yamuk olur gibi oysa bu konuşmacı arkadaşın elinde çok güzel bir rapor vardı.
O rapordan sadece bir sayfa okumuş olsaydı ayakta alkışlanırdı.
Hukukçu konuşmacı barış ile ilgili önemli ip uçları vererek çok güzel konuştu fakat son üç beş cümlesinin içerisinde reklam katmasaydı.
İlk defa gördüğüm ve Adının Sn. Abdo Yılmaz olduğunu Derikli konuşmacı tane tane bilimsel açık ve net olarak Barış'ı ve Savaş'ı karşılaştırarak güzel Örnekler verdi.
Bölgenin Sorunlarına hakim dersini iyi çalışarak donanımlı hitabet kabiliyeti olan Sn.Abdo Yılmaz'ı ayakta alkışladım burdan kendisine teşekkür ederim.
Her konuşmacının sesini duyurması için Sn. Abdo Yılmaz gibi açık ve net konuşması gerekir diye düşünüyorum.
Kısacası buraya kadar yapmış Olduğum öz eleştiri sonunda ben şu kanaate vardım.
Organizasyonu Düzenleyen heyet katılımcılara kendilerini iyi anlatamadılar.
Oysa hepsinin iyi niyetlerinden zerre kadar şüphem yok.
BU DURUM NASIL DÜZELTİLEBİLİR
Bana göre acilen birer ay ara ile üç ayrı ilde birer organizasyon yapılmalı.
İzmir ,Gaziantep ve Mardin'de birer toplantı yapılmalı.
Buradan teşekkür edemeden geçemeyeceğim bir kaç isim var
Mardin eski valisi Sn: Dr. Ahmet cengiz,Sn:Salahattin Aygüler,Sn:Naif Fırat,Sn: Rasim Kahraman,Sn: Fehmi Tahincioğlu,Sn:Haluk Eldem ,Mardin vali yardımcısı Sn;Ali Aldoğan,Sn:Seyfettin Aktaş,Sn,Saadettin Aygüler,Sn: Yunus Kalaycıoğlu sn:Beşir Bilgin,Sn:Ismet Yedikardeş, Sn:Remzi Yedikardeş,Sn:Abdo yılmaz,Sn:Kemal Dündar,Sn:av.Mustafa kuran,Sn:ibrahim biter,Sn:Nİhat Eri,Sn:Cuneyt Yüksel,Sn:Mustafa kasım tuğmener,Sn:Şerif Öter,Sn:Şerif Ertekin,Sn:yusuf ziya aydın,Sn:Saffet öz,yaşar işler,Sn:taraman şakarer,Sn:Cemil Aydoğan,Sn:cengiz Gündüz Sn:Osman Demir'e kendi adıma teşekkür ederim.
Yukarı da saydığım üç ilde toplantıların acil yapılması elzemdir. Yapılacak toplantıların bütün iller için yer tahsisini ve yemek tahsisini şimdiden temin ettiğimizi bilinmesini isterim. Sivil toplum kuruluşları siyaset üstü kuruluşlardır.
Hiç kimsenin tekelinde değil ve olmamalıdır. Burada çok önemli bir konuya daha dikkat çekmek isterim. Her bireyin siyaset yapma hakkı vardır. Fakat siyaset yaparken bazı Kişilerin ve kuruluşların sırtına basarak yapmamalı bu şu demektir! Siyaset yapmak isteyen kişi bir sivil toplum kuruluşunun başkanıysa önce o sivil toplum kuruluşunun Başkanlığı'nı bırakır istifa eder ve hangi partiyi tercih ediyorsa gider o partiye hizmet eder siyaset yapar ve siyasi talebi varsa o partiden ister.
Fakat genele baktığımızda maalesef bazı dernek başkanları hatta vakıf başkanları tam tersini yapmaktadır. Siyaseti dernek ve vakıflarda yapıyorlar. Bunu da akıllı siyasetçiler etik bulmadıkları gibi kimseye fazla prim vermiyorlar. Yani bir milletvekili aday adayına sadece kırmama adına belediye Encümeni kontenjanı vererek encümen yapıyorlar.
Encümenliği her babayiğit alamıyor. Bazı Okuyucularımız bu söylediklerimden rahatsızlık duyar mı ? bilemem fakat toplum bu kişilerden çok rahatsızlık duyuyor.
Bunu nerden biliyorum derseniz?
Her toplantıda üyelerin bu kişileri dile getirerek sitem ettiklerini görüyorum.
Bu 25. Çalışma platformuna samimi ve riyasız Katılan herkese teşekkür ederim.
Küçük bir Hatırlatma Gereği duyuyorum. Bu yazının amacı herhangi bir kişiye veya kişileri rencide amacı taşımamaktadır. Sadece öz eleştiri olarak daha iyisini yapma adına küçük sitemlerde bulunduk.
Bir ata sözüyle yazımızı noktalayalım tabi bu söz ne kadar gerçek tartışılır PARASIZ İNSAN GEREKSİZ İNSANDIR ( bence parası olupta yok diyene söylenmiş)
saygı ve sevgiyle Hoşçakalın.